Ümit Gürgan Kimdir.

Okunma Sayısı: 2097
Ümit Gürgan ve At Yarışları

           1984 yılının Mart ayında; İstanbul'un, doğallığını hala da muhafaza etmeyi başaran en nadide ilçesi Beykoz'da dünyaya geldim. Çocukluk ve gençlik yıllarım bu ilçenin güzide sokaklarında geçti. Yaşadığım yerin doğayla iç içe olması sonucunda, atalarımızın evcilleştirdiği sadık dostlarımız olan atlara ilgim arttı. Gerçekten garip bir tılsımdı bu. Kaldı ki, küçük yaşlardan itibaren ekranların karşısında, çeşitli spor izlencelerini büyük bir heves ve merakla takip etmem, at yarışlarına olan alakamı da ayrıca kamçıladı. Hal böyle olunca; ilkokul yıllarımın sonlarına doğru gizli saklı kuponlar yapmaya başlayıp, bazen radyo kanalların bazen de ekranların vasıtasıyla yaptığım bu kuponların gidişatını yoğun bir heyecanla takip eder oldum. Bir de yaz tatillerinde; ailece yaptığımız o güzel Bursa gezilerinde, babam ve kardeşimle birlikte gittiğim(iz) Bursa Osmangazi Hipodromu, benim at yarışlarıyla olan sıkı bağıma yeni bir canlılık kattı. Derken, at yarışlarının müdavimi olup çıktım.

         Zamanımın büyük bir bölümünü bu sevdayla doldururken, at yarışları bana her gün yeni bilinmeyenleri öğretiyordu. Bu özel sporun aşkını yaşamanın yanı sıra, neredeyse bütün terimlerini bilinçaltıma yerleştirdim. Ancak, at yarışlarının matematikle olan ilintisini çözme işi, beni bu hususta ben yapan en önemli unsurlardan biridir. Çünkü, atların orjinleri, çalışmaları, ya da herhangi bir atın yarışta koşacağı diğer atlarla kıyaslanması bir yerde teferruat oluyor. Aslolansa, bir şekilde tuttuğumuz herhangi bir atın koşu stilinin ve son dönemlerdeki performansının, yarışacağı diğer atların koşu stilleri ve son dönem performanslarıyla çok dikkatli bir şekilde karşılaştırılmasıdır. Bunun için de tutulan atın koşu karakterini iyi bilmek gerek. Ki, bu hususta yarışın mesafesi de önemli bir yer tutar. Tabii bu gibi durumları da bazı anlarda atların önceki yarışlarındaki eksilerinden ve artılarından anlarsınız ki, bu işin püf noktası da esasen budur ve bu püf noktası, elbette itinalı bir dikkat ister. Zaten yarışseverler, biraz dikkat ederlerse, benim pek çok yorumumda adeta koşuyu yaşadıklarına kanaat getirirler. Gerisi ise, yarışların içindeki irili ufaklı tüm aksiyonlara bağlıdır ki, gerçekçi olmak gerekirse at yarışları sonuçlarının garantisi yoktur. Sizin anlayacağınız, tekatalim.com'u kurma amacım da buydu: Gerçekçi olmak! Ve ben tekatalım.com'a, siz yarışseverlere sıraladığım bazı tespitlerimden dolayı, şu sloganı uygun gördüm: "At yarışları yorumculuğunda bir devrim!" Nitekim, çeşitli gazetelerdeki yüzeysel, sebepsiz ve gelişigüzel tahminlerden sıkılmıştım. Üstüne üstlük, at yarışları adına sokaklarda konuşulan pek çok ezberciliğin anlamsızlığını ve ganyan bayiilerindeki bazı yarışseverlerin belli başlı tabularını çok iyi bildiğimden dolayıdır ki, artık olaya farklı bir bakış açısı getirip, yarışseverleri bilinçlerdirmem gerektiğini de düşündüm.

       Onun dışında, lise mezunuyum. Üniversiteye gitmemenin pişmanlığını yaşadığım söylenemez, fakat elbet ben de pek çok yurttaşımız gibi, iyi bir eğitimden ve bilimin yüceliğinden yanayım. Unutmadan; yakın tarihe kadar özel bir şirketin lojistik bölümünde, yedi yıl boyunca uzman olarak görev yaptım. Bugünlerde ise mutlu bir evliliğim var. Bir de Ayaz adında sağlıklı bir oğlum. Ve şimdilerde günlerimi siz yarışseverlere ayırmakla mükellefim. Bu da beni gayet huzurlu kılıyor.